Merhabalar;
Çok güzel tweetlere, yazılara, mutluluklara ortak oldum sayenizde..
2017’de Miller ile yolum kesişene dek hayvanlara dokunmamışım.. Para ile aldım onu, bilinçsizce, cins diye, güzel diye… Barınaktan köpek mi alınır derdim. Sanırım herkesin dönem dönem cahil olduğu zamanları vardır her konuda. Benimki de cehaletimdendi.. Veterinerde onunla kucaklaştığım gün anladım nasıl kötü bir şey yaptığımı, fakat sonrasında onunla beraber senelerdir çok güzel bir hayata devam ediyoruz.. Kakası, çişi, hastalığı, tüyü, kılı, havlaması.. O benim canım…Evladım ve o bana dokunduktan sonra sayısız hayvana ulaşmaya başladım. Vejeteryan dahi oldum. İnsanları ikiye ayırıyorum, hayvan sevmeyeni hayatıma dahi almıyorum.. Biliyorum ki hayvan sevmeyen hayatı da sevmez, size sevgi veremez… Tüm hayvanlar Miller gibi artık benim için. Onlara dokunduğum için mutlu, dokunamadıklarım için ise üzgünüm. Sağlıcakla kalın…/ Hülya Can
Merhabalar, Her gün büyük keyifle izliyorum Ortak minnoşun büyüyüp serpilmesini, içim açılıyor, kalbim büyüyor, yumuşuyor. Tam ihtiyacımız olan bu işte. Hele de son yıllarda iyice artan linç ortamında, özellikle de Twitter’da. Herkes birbirini gömerken, Ortak herkesi birleştiriyor. Sevginin, şefkatin, kırılganlığın zayıflık gibi algılandığı şu günlerde bize bunlara olan özlemimizi hatırlatıyor aslında. Leylek Yaren de, geçen yıl ölümden dönen Zibidi serçe de aynı böyle hislerle takip edildi, ediliyor. Çünkü hakikaten tek ihtiyacımız sevgi “all we need is love”/ Cessi Mitrani
Merhaba Sinan bey. Twitter’da yaptığınız çağrıya istinaden ben de 1-2 satır yazmak istedim. Tahmin ediyorum ki, çok fazla e-posta almışsınızdır ama muhtemelen bu sizin gibi birini yıldırmaz. 🙂 Öncelikle şunu söylemek isterim, ben pek kedi sever sayılmam. Geçen yaz hayatımı değiştirmek için Bağdat Caddesinden İzmir’in küçük bir kasabasına taşınana kadar pek ilgim olmadı kedilerle. Ta ki, geçen kış insanların yazın alıp, kış başlamadan evlerine dönerken sokağa bıraktıkları canlıların düştüğü durumu görene kadar. Kış boyu hatırı sayılır miktarda kediyi yaşatmayı başardıktan sonra fark ettim ki, kedilerden hala çok hoşlanmıyorum, ama vicdanıma hesap verebilir haldeyim. Ortak paylaşımlarınız aslında benim için o minik yaratığın hayata tutunma mücadelesi kadar sizin onu hayatta tutma mücadeleniz aslında. Zaten “Ortak” en az 2 canlının birlikte yarattığı bir eylem. #Direnortak da benim için aslında ikinizin birlikte direnme hikayesidir. Yaşamak dediğimiz de zaten sevginin, emeğin ve direncin zaferi değil mi…Bana ve pek çok kişiye bir kere daha insani insan yapan şeyin aslında düşünme, muhakeme etme gibi özelliklerinden çok vicdanı olduğunu gösterdiğiniz için teşekkür ederim. En derin saygılarımla…/ Erman Demirel