Birlikte Sağ Salim’de çalışma hayatının izi bu kez şiirde sürülüyor. Elif Sungur ve Hakan Aytekin, “emeğin şairi” Nazım Hikmet Ran şiirinin doruğu olarak kabul edilen yazarın Memleketimden İnsan Manzaraları adlı eserindeki şiirlerine odaklanıyorlar.
Memleketimden İnsan Manzaraları 17000 dizeden oluşuyor. Nazım şiirlerinde Anadolunun sıradan insanları ele almış; Galip Usta onlardan biri. Galip ustanın babası erken ölmüş, 16’sında fabrika işçisi olmuş, 20 yaşından itibaren sürekli düşünüyor, ya işsiz kalırsam? Ya İşsiz kalırsam?
Podcast’de Nazım’ın şiirlerinden biri Genco Erkal’ın sesinden sunulurken söyleşenler şiirlerde işsizlik, azalan ücret gelirleri gibi günümüz dünyasında da çalışma hayatının sorunları olmaya devam eden konuların izini sürüyor.
1.
Haydarpaşa garında
1941 baharında
saat on beş.
Merdivenlerin üstünde güneş
yorgunluk
ve telaş.
Bir adam
merdivenlerde duruyor
bir şeyler düşünerek.
Zayıf.
Korkak.
Burnu sivri ve uzun yanaklarının üstü çopur.
Merdivenlerdeki adam
-Galip Usta-
tuhaf şeyler düşünmekle meşhurdur:
“Kaat helva yesem her gün” diye düşündü
5 yaşında.
“Mektebe gitsem” diye düşündü
10 yaşında.
“Babamın bıçakçı dükkanından
Akşam ezanından önce çıksam” diye düşündü
11 yaşında.
“Sarı iskarpinlerim olsa
kızlar bana baksa”
diye düşündü
15 yaşında.
“Babam neden kapattı dükkanını?
Ve fabrika benzemiyor babamın dükkanına”
diye düşündü
16 yaşında.
“Gündeliğim artar mı?” diye düşündü
20 yaşında.
“”Babam ellisinde öldü,
ben de böyle tez mi öleceğim?”
diye düşündü
“21 yaşındayken.
İşsiz kalırsam” diye düşündü
22 yaşında. “İşsiz kalırsam” diye düşündü”
23 yaşında. “işsiz kalırsam” diye düşündü
24 yaşında.
Ve zaman zaman işsiz kalarak
“İşsiz kalırsam” diye düşündü
50 yaşına kadar.
51 yaşında “İhtiyarladım.” dedi
“”babamdan bir yıl fazla yaşadım.”
Şimdi 52 yaşındadır. İşsizdir.