Merhaba Sinan Bey, Sizi Diren bebiş sayesinde tanıdım ve Twitter’ı açınca ilk baktığım sayfa sizin sayfanız oldu. Neden bu kadar çok sevdim Diren’i ve hikayesini?
Öncelikle çocukluğumdan bu yana sokaktaki kedileri kucaklayıp eve getiren, kendimi bildim bileli kedileri olan, 2010 yılından bu yana da İstanbul’da yaşamama rağmen Avşa Adası sokak canlarına yaz-kış demeden mama-ilaç desteği sağlayıp ve oradan da sayısını bilmediğim kadar yaralı, kör vs. can kurtarıp İstanbul’da tedavi ettirip sahiplenen ve sahiplendiren, Diren gibi büyüttüğümüz ve yaşama tutunması için dua ettiğim bir sürü can olduğundan ve 11 kedimden 5 tanesini de 1 yıl içinde arka arkaya gökyüzüne uğurladığım için ilk sebep saf sevgi.
İkinci sebep ise içinde yaşadığımız ülkede her gün öyle kötü olaylar yaşanıyor ve öyle bir kötü ruh haline bürünmüş bir durumdayız ki Diren bebiş’e verdiğiniz sevgi, emek ve bağ beni çok mutlu ve huzurlu hissettirdi. Bir insanın kendi ırkından olmayan bir canlıya olan sevgi selinin örnek olmasını diliyorum.
Üçüncü sebep ise 27 Haziran 2005 yılında annesi Avşa Adası’nda evimize minicik aynı Diren gibi bir bebek taşıdı. Annesi vardı, o emzirdi ve ben 3 ay sonunda adını Biber koyduğum oğlumu bizimle İstanbul’a getirdim. Biber’i 19 Mart günü gökyüzüne uğurladım. Benim kedilerimden birinin de adı Badem’di ve onunla çok ayrı bir bağ vardı aramızda. 16 yıl bizimle yaşadı ki ayağı kırık olarak bulmuştuk (6 aylık vardı) ve 30 Aralık günü de Badem gökyüzüne uçtu. Sizin çocuğunuzun da adı Badem ve Diren’de Biber’e çok benziyor, özetle gönlümden geçen Diren’in Badem ile kalması.
Ekte 2 adet fotoğraf koyuyorum. Minik kedi ile olan Badem, yanındaki de June (Avşa Adası’nda Diren kadarken bulup büyüttük ve Almanya’daki arkadaşıma sahiplendirdim) Yılbaşı ağacının altında yatanlar Badem ve Biber. İlk kez Badem, Biber’in yanına yattı ve 1 ay sonra da uçtu gitti, 2 ay sonra da Biber onun yanına gitti.
Bu arada size Avşa Adasındaki çalışmalarımdan da söz etmek isterim:
Avsa Adası Sokak Canları için 2010 yılında mama organizasyonları yaparak yola çıktım, 2012 yılında ise 2010 yılında melek olan kedim Şirin’in adıyla internet üzerinden satış yaptığım yasal firmam Şirin Boutique’i kurdum. İlk önce satışlarımı sadece Facebook Şirin Boutique sayfamdan yapıyordum, daha sonra Instagram hesabını da açtım. Şirin Boutique’de satılan ürünlerin %98’i bağıştır. Sattığım ürünlerden elde edilen gelirin tamamı Avsa Adası Sokak Canları için (2000’in üzerinde sokak canımız var) mama-tedavi ve İstanbul’da karşıma çıkan canlar için tedavi desteğine dönüşmektedir.
Bir de mama kumbaramız var. Oraya da destek vermek isteyen kişiler mama yolluyorlar ki 1 kilo bile yollama imkanları var. Toplandıkça adaya gidiyor mamalar ve benim belirlediğim kişilere veriliyor.
2010 yılından bu yana yaptığım her desteğin faturası mevcuttur ve Facebook’taki Şirin Boutique sayfamda bulunan yardım belgeleri albümünde mevcuttur.
Yaptığım destekler Cumhuriyet Gazetesi, Hürriyet Gazetesi, İngilizce yayın yapan Daily News Gazetesi, Ruhat Mengi’nin Her Açıdan programı, Cat Dog, Pet Info, Sokağın Pati İzleri ve Kedici dergilerinde de haber olmuştur. Sevgilerimle/ Ebru Büyükkaplan