Kış geldi mi size? Bize gelemedi henüz. İstanbul zaten netameli havasıyla insanı çileden çıkartan bir tutum sergiler her daim. Hava soğudu, kışlıkları çıkartalım dersiniz ve sonrasında o kışlıklar yüzünden kan ter içinde geçer günleriniz. Ardından da soğuk algınlığı periyoduna girersiniz, malum, o ter üzerinizde kurumuştur, esen rüzgârı, sabahını tutmayan akşamı, gün içinde değişen göğü ile İstanbul tam bir “ikizler kadını” değil midir aslında?
Burçlara takmadım, burçların aslında ne kadar da fantastik öğeler içeren bir sistem üzerine kurgulandığına taktım an itibariyle. Şu an yani, bom boş sayfaya bakarken ilk cümlemi yazdığımda aklımda olmayan ama paragrafın son cümlesine geçtiğimde serbest çağrışımla aklıma geliveren bir şeye taktım!
Burçlar fantastik birer kahramana dönüşüyor şu an gözlerimin önünde. Yengeç! Sezgileriyle hareket eder! hiss-i kalb-el vuku demişlerdi evvelde, şimdi “sezgi” diyoruz. Bir nevi medyum gibi hani. “Bak söylemiştim, dolar düşecek diye” değil tabii, daha spesifik, “hah trafiğe takıldık, bak görürsün, tüm yemekler yenmiş olacak!” Yok yok, bu kadar yüzeysel değil Yengeçlerin süper hisleri. Daha başka bir şey aslında, kötüyü düşünüp, olabileceklerin en kötüsünü hayal ederek tedbir almaya çalışıp bir de insanlara bunu çok doğal bir refleksmiş gibi anlatmaya çalışan kahramanlardır Yengeçler…
Aslan
Aslan! “Aslanım benim” diyerek sırtını sıvazladıkça kabaran egosu ile biraz da The Boys karakteri Homelander’i çağrıştırmıyor mu? Her daim çok iddialı ve asla geri adım atmayan, hep bir çelınç, hep bir “ben yaparım” havası. Hele o ikizler yok mu ikizler! Shape shirfter misin mübarek!
Koç
Koç! Ah o Koç! En bi’hareketli, en ateşlisi, en öne çıkanı olmak konusunda bile iddialı. Öyle güçle, kuvvetle falan değil işi, aklı ve kıvrak zekâsı ile sivrilen ama inadıyla da insanı çileden çıkartan, bir şeye nuh dedi mi, peygamber demeyen Koç. Çevrenizde var mı bilmiyorum ama Reportare’nin mimarlarından Sevgili editörümüz Sinan, Koç’un ağababası mesela. Şimdi fantastik kahramanlarla ne alakası var diyeceksiniz, geliyor o kısmı da.
Türkiye gibi yarının ne olacağına dair çok da fikir sahibi olmayacağınız bir ülkede yaşıyorsanız planlarınızı çok da uzun vadeye yayamaz, yayıyorsanız da en az iki ya da üç başka plan yapmalısınız. Hah işte bu Koç Sinan öyle bir plan yaptı ki yıllar önce, “internet cumhuriyetini kuracağım” dedi mesela. “İnternet üzerinden üniversite eğitimi yapalım” dedi. Dediği tarihte internet hızımız 3600kb maksimum. Yanisi elinizdeki cep telefonunun çektiği yüksek çözünürlüklü bir fotoğrafın, o zamanki hızla, sizin makinanızın ekranında açılması yaklaşık olarak 10 dakika sürüyordu! Adam iddialı ve bir de üzerine fütüristtik yaklaşımla, o zamanlar ancak hayal edebileceğimiz bir şeyi şak diye söyledi! Koç hayal bile kursa öyle bir kuruyor ki aklınız şaşıyor. Ha bir de aman dikkat edin, o kıvrık boynuzlar gerçek! Eğer tersine giderseniz sizi o sivri diliyle alaşağı etmesini, kemiklerinizi mecazi anlamda olsa da kırmasını çok iyi bilir Koç. Neyse ki yaş aldıkça biraz daha mülayim oluyor da çekiliyorlar, yoksa demir bilye gibi boğazınızda kalıverir, söylemiş olayım.
Boğa
Boğa! Hah işte gerçekten boynuzlarıyla karnınızı deşebilecek ve üzerinizden geçerken de o ağırlığıyla sizi un ufak edebilecek bir burç. Öyle böyle değil, inat, kararlılık, istikrar, adanmışlık ve dahası sonuna kadar gitmek! Severse tam sever ama silerse hayatının her zerresinden siler böyle bi’şi. Bir de iddialılardır ki anlatamam. Anlatırım da sonra Boğa’larla başım belaya girer ki bu da isteyeceğim son şeydir! Unutmadan söyleyeyim bir Boğa’nın kızgınlığını unutturmak istiyorsanız ya börek koyun önüne ya da hamur işi bir tatlı, o öfke krizi geçiren, gözlerinden ateş saçan lokomotif, bir anda yumuş bi’şiye dönecek emin olun.
İkizler
İkizler kadınıyla evli bir yengeç olarak iki kutuplu dünyanın varlığının en sıkı savunucusu olduğumu da belirtmeden geçemeyeceğim. Öyle bir burç ki; eğlencenin, komedinin ve aksiyonun peşinden dünyayı dolaşır ama bunu yaparken de her iki günde bir fikrini değiştirip rotasını yeniler! Ya hu bir dediğiniz bir dediğinizi tutmuyor sizin! Neyse ki eğlenceliler ve ben eşimi çok seviyorum, evden atılmayı da göze alamam, dolayısıyla en kahraman burç ikizler, ötesi yok!
Burçların hepsine hâkim değilim bu arada, sanmayın ki astrolog ya da her sabah burç sayfalarında gezinip ne yiyeceğime ya da ne giyeceğime bile yazılanlar karar veren bir insanım. Tam tersine temelde Yengeç olduğumu biliyorum, çok aşırı duygusal gibi görünüp aslında o kadar da takmadığımı, dikkat çekmekten pek hoşlanmadığımı, hatta mümkünse gri tonlarda ve gölgelerde gezinmenin benim için en iyisi olduğunu ve tabii ki üçüncü paragrafta sıraladığım gibi müthiş sezgisel bir yönüm olduğunu, “hah kesin olur” dediğim şeyin, mutlaka olduğunu falan da sıralayacağım ama bu benim açımdan sezgiselden öte, mantıksal bir yolun sonunu görebilmekten ibaret. Bir sürü değişkeni görebiliyor ve sonrasında bunların kesişme noktasını da hayal edebiliyorsanız aslında an itibariyle işin büyüsü de kalmıyor. Öyle hiss-i kabl-el vuku, sezgi falan demeye de gerek yok. Sadece mantık bence…
12 burç
Bu kadar kelâmı neden ettiğimi unutmadan; burçlar 12 tane ya, ister “12 angry men / women”, ister başka bir 12’ye bağlayın fark etmez, hepsine birer fantastik güç yakıştırsanız neler olurdu çok merak ediyorum. Mesela Yengeç için sezgisel dedim, bu vatan evlatlarının gücü hep gözlerini kısarak; şu olacak, bu olacak, kesin olacak, bak işte oldu! Şeklinde bir güç mü olsun? Ya da Aslan Burcu insanlarının o mağrur ve cesur tavırları biraz da Ron Pearlman’ın yıllar önce Beauty and the Beast canlandırdığı Aslan Adam Vincent havası taşımıyor mu? “Bir lanet değil aslında kahraman olarak yaratıldım, gölgelerde yaşayıp, ortalarda görünmesem de olur, merak etme dünyayı kurtaracağım!”
Tüm bu burçların bir arada, çember şeklinde oturduğu bir ortam düşünün şimdi. Sandalyeler saat kadranındaki rakamlar gibi sıralanmış ve ortada da terapist oturuyor.
Her birisi yıllardır kendi burcuna yüklenmiş ne kadar etiket varsa sıralıyor gözyaşları arasında. Arada kahkahalarla Koç, ikizler, Aslan ve Boğa öne çıkıyor mesela ama diğerleri bu konudan çok rahatsız! Hepsinin fantastik güçleri var ama bazıları müthiş reklam modunda!
Benden burç yorumcusu olur mu bilemiyorum ama en azından fantastik bir kahraman grubu yaratabilecek kadar hayal gücüm olduğu kesin. Bu yeni kahramanlara bir isim vermek gerekiyor gerçi, onları tanımlayacak ya da en azından akılda kalıcı bir isim… Sizden ricam bu konuda bana yardımcı olmanız. Biliyorsunuz artık yazılarımızın altında yorum bölümleri var ve siz de okuduğunuz her köşe yazısına yorum yapabiliyor, eleştiri ya da övgülerinizi ( ikincisini tercih ettiğimi baştan belirteyim ) sıralayabiliyorsunuz. İşte oraya bu yeni kahraman oluşumu için aklınıza gelen isimleri ve her bir burç için aklınıza gelen süper gücü sıralarsanız çok mutlu olurum.
Bu yazıyı yazmaya başladığımda henüz yılbaşı gelmemişti. Araya çok fazla olay girdi ve ben ancak tamamlayabiliyorum. Dolayısıyla biraz gecikmiş olsa da sizlere yeni yılda bol kahkaha, huzur ve sağlık dileklerimi de iletmek istiyorum.
Ve yazımı, hayallerimiz kadar var olduğumuz o fantezi dünyasında, hepinizin, yeni yılda kendisi için sınırsızca kurguladığı bir masalın kahramanı olmasını dileyerek noktalıyorum…