Aletli Dalışın Riskleri Ve Risk Bertaraf Sistemi: Buddy’lik

0
214

Merhaba,

Aletli dalış denince hep sualtı güzelliklerinden, batıklardan, mağara dalışlarından, çevre problemlerinden okyanuslardan bahsedilir genellikle. Ben de Reportare’deki bu köşemde çoğunlukla öyle anlatılar peşindeyim ama bugün biraz çizginin dışına çıkalım diyorum, biraz dalışta meydana gelebilecek sıkıntılı anlardan ve bu sıkıntılı anlarda dalıcıları kurtaran muhteşem buddy sisteminden bahsedeyim.

Aletli dalış kurallarına uygun şekilde yapıldığında golf oynarken kafanıza golf topu yiyererek hastanelik olma ihtimalinizden bile daha güvenlidir. O kadar güvenlidir ki aletli dalış için Divers Alert Network’ün (DAN) sağladığı dalış sigortaları dünyanın en ucuz sağlık sigortaları arasında yer alır, hatta DAN’ın sağladığı dalış sigortası ailenizle birlikte seyahat sigortası olarak da geçerlidir ve kapsamı oldukça geniştir.

Peki aletli dalış sırasında başımıza neler gelebilir? Bu soruyu okuyan herkesin muhtemelen ilk tepkisi vurgun ya da dekompresyon hastalığı olacaktır ama aslında dekompresyon hastalığı özellikle sportif dalış yapanlarda en az görülen en düşük ihtimalli durumlardandır.

Hani ilk yazıda değinmiştim ya mutlaka nefes alın ve nefes verin asla nefesinizi tutmayın diye, bu çok çok önemli bir kural çünkü aletli dalış yaparken nefesinizi tutarsanız azıcık irtifa değişikliğinde bile ciğerlerinizdeki hava basıncın azalması ile birlikte genleşirse emboli olup kendinize zarar verebilirsiniz.

Emboli ve vurgunun yanı sıra aletli dalışta hep konuşulan risklerden biri de derinlik sarhoşluğu ya da azot sarhoşluğudur. Bu çok çok ilginç bir semptomdur açıkçası hangi dalgıcı ne zaman yakalayacağını kestirebilirsiniz ama net olarak bilemezsiniz. Dalış sırasında, eğer öncesinde yorgun, alkollü, ilaç etkisi altında ya da keyifsiz bir gününüzdeyseniz, basınç altında kana karışan nitrojen beyinde halüsinasyon etkisi yapabilir. Bu durum eğlenceli de olabilir, ölümcül de. Bu yüzden aletli dalışta her daim zinde olmak gerekir, bir de dalış buddyniz olmalı. Zaten aletli dalışta tek başına dalmak diye bir durum yok, mutlaka bir buddy ile dalacaksınız.

 Kaldı ki bugün Türkiye’de özerkimsi federasyonun saçma uygulamaları yüzünden öyle buddyniz ile gidip kafanıza göre dalış yapamazsınız. Halbuki dünyanın çok önemli bir bölümünde sertifikalı 2 dalıcı malzemeleri olduğu sürece, sağlık durumları elverdiği sürece istedikleri dalış noktasından dalış yapabilir.

Derinlik sarhoşluğu şöyle bir durum: mesela 25 metrede gezerken birden örneğin en sevdiğiniz heavy metal grubu size canlı konser vermeye başlayabilir ve sadece 1-1,5 metre yükselince sarhoşluk hissi de grubunuz da bir anda kaybolur.

Buddy

Gelelim muhteşem ve dalışı benzeri sporlardan ayıran buddy sistemine, ben bu konuda çok çok şanslı bir adamım doğrusu, öncelikle dalışa birlikte başladığım, dostum kardeşim Murat Utku var. Murat ile ilk dalışımızı birlikte yaptık ve zaten kuvvetli olan dostluğumuz yıllar sonra her dalışta daha da güçlendi kuvvetlendi. Diğer bir buddym ise sualtı fotoğrafçılarının içinde en özel en yetenekli, gözü çok farklı olan Aziz Saltık. Aziz ile çok sonra tanıştık ama yaptığımız her dalış muhteşem bir deneyim oldu, ona modellik ve buddylik yaptığım yarışma dalışlarından da çok büyük keyif aldım hep.

Buddy sistemi her dalıcının bir eş ile dalması demekten öte bir şey değil ama her dalgıç buddysinden sorumlu yani dalış öncesinde malzemeyi hazırlarken, SCUBA’yı kuşanırken, suya girerken, çıkarken birbirine yardım etmelisin üstelik su altında ekseriyetle konuşamadığımız için göz göze ve işaret ile anlaşabilmelisin. Dalış işaretlerine başka bir yazıda derinlemesine gireriz ama bugün sadece tek bir işaretten bahsedeyim: “problem var””. Normalde yüzeydeki kuru hayatımızda elimizle yaptığımız “eh işte” sallaması var ya işte dalış sırasında o işaret problem var demek, çünkü dalış güvenliği açısından herhangi bir durum “eh işte” ise problem var demektir. Uzaktan bakıldığında dalgıçlar belki de savruk insanlar gibi gözükebilirler ama asla öyle değiliz. İyi dalgıç tüm kurallara sıkı sıkıya uyan dalgıçtır.

Buddy sisteminin bir güzel yanı da örneğin dalışa başlarken yüzyüze bakarsın ve herkes diğerinin göremediği yönü görerek kontrolü ele alır, dalış sırasında güzelliklere dalıp örneğin fazla hava tüketirseniz, ya sizi uyarıp dalışı sonlandırır ya da duruma göre ahtapotu ile size hava desteğinde bulunabilir, akıntı dalışı yaparken yorulup ayağınıza kramp girdiğinde masaj ve çimdik ile krampınızın çözülmesini sağlayabilir. Bütün bunların ötesinde gördüğünüz güzellikleri de hemen oracıkta paylaşabilirsiniz. Eğer buddyniz kafa dengiyse çöl gibi bir kumluğa dalsanız bile eğlenirken ağızdan regülatör püskürttürecek kahkahalar atmanız mümkün ve bunun derinlik sarhoşluğu ile bir ilgisi yok.

1998 yılından beri dalıpta sadece 2 dalış buddym olduğunu söylemek doğru olmaz tabii, hepsini buraya yazamam ama Ahmet Tunçberk abimi, Nezih ve Gülsevim Bilgin’i,şimdilerde Dubai’de yaşayan Pertev Kandilcioğlu’nu, İstanbul’da Prens adalarında muhteşem işler yapan mucizeler yaratan Volkan Narcı’yı, Güney Afrika’ya yerleşen bir diğer buddym Savaş Özcan’ı, Türkiye’nin dalış teknolojisi konusunda en bilgili ve en yetkin insanı Salih Murat Egi’yi,  Tamer Özyiğit’i, Togay Senalp’i,  Meltem Demir’i, Jason Paige ve  Nurettin Atalay’ı da anmadan geçmeyim.

Sonuç olarak aletli dalış sporu başta da dediğim gibi sualtı güzelliklerini ve gizlerini öğrenmek kadar insanları yüzeydekinden daha iyi tanıma, daha sıkı bağlar kurma imkanı verdiği için de sevilir. Buddylik öyle sıkı bir bağdır ki başınız sıkıştığında 30 yıllık yakın arkadaşınızı değil, buddynizi ararsınız.


Yazıyı podcast olarak dinlemek için burayı tıklayınız.