Sakın Aşağıya Bakma!!!

0
257

Özellikle bir kaçan bir de kovalayan iki karakterin başrolde olduğu Tom & JerrySylvester & Tweety ve Road Runner & Coyote gibi çizgi filmlerde çok aşina olduğumuz bir sahne vardır: Genellikle şovun sevilmeyeni olan kovalayan karakter; kovalamaca devam ederken bir uçurum kenarına, gökdelen çatısının sonuna vb. gelir; ama koşmaya devam eder. Boşlukta bir miktar yol alan karakter bir anda durur ve aşağıya bakar, azımsanmayacak bir mesafeyi boşlukta kat etmiş olsa da durup aşağıya baktığı anda düşmeye başlar. Çizgi filmin kurgusal gerçekliği içine dahil olan izleyici de şunu düşünür: “Acaba aşağıya bakmasaydı, boşlukta hareket ettiğini fark etmeseydi ilerlemeye devam edebilir miydi?”

Geçtiğimiz günlerde 73 yaşına giren Slavoj Žižek bu çizgi film fenomenini psikanalizle bağlantılandırarak anlatmıştı bir kitabında. Geçtiğimiz günlerde 41 yaşına giren ben, maalesef hangi kitabında olduğunu hatırlayamadım şimdi, yaşlılık kötü. Žižek’in dikkat çektiği bu sahneyi ben de ülkemizle ve özellikle medyamızla bağdaştırıyorum bir süredir. Özellikle ana akım olarak tabir edilen, ama son dönemde artık iktidar medyası da diyebileceğimiz basın-yayın organlarında benzer bir kurgusal gerçeklik, boşlukta yürümeye devam etme fenomeni sıkça kullanılıyor.

20 Mart 2021 Cumartesi gecesi dolar aniden 8,40 TL seviyesine kadar yükseldi malumunuz, hâliyle Twitter’da da o saatler için alışılmadık bir hareketlilik hakimdi. Sıradan Twitter kullanıcılarının büyük çoğunluğunun artık kıyamet kopsa ölmeden önce birkaç komikli tivit atmaya çalışacağını zaten biliyoruz; ama benim gözüm iktidara yakın medya organlarındaydı. Çok beklememe gerek kalmadan Yeni Şafak gazetesinin Twitter hesabından şahane bir gönderi paylaşıldı:

Asya piyasalarının açılmasıyla birlikte Dolar/TL kurunda spekülatif ataklar görüldü. Dolar karşısında sert düşen Türk lirası 8.38’e kadar çıktı. Ekonomi uzmanları ise sosyal medyada oluşturulan panik havasına karşı uyardı: Panik yapmadan yarını bekleyin. – 21.03.2021 02.10 – (Vurgular bana ait.)

Şimdi neresinden başlasak acaba bu havada yürüme performansının? Döviz kuruyla ilgili pek de hayırlı olmayan bir durum yaşanıyor; ama bu tabii ki “spekülatif”, çünkü spekülatif olmayıp da ne olacak? Türk lirası değer kaybedecek değil ya!? Devam edelim. Dolar karşısında sert düşen Türk lirası 8.38’e kadar çıkmış! Ne yapmış, ne yapmış? Çıkmış mı? Şimdi buraya kadarki kısmı özetleyelim: “Dış güçler spekülasyon yaptı, ama Türk lirası çıktı.” Sonrası daha da güzel ama. Sayın okur, dikkatini hararetle çekiştirmek isterim ki tweet saat 02.10’da atılmış ve o saatte bir uzman da değil, uzmanLAR sosyal medyadaki panik havasını görüp “Ya bir sakin olun, panik yapmadan yarını bekleyin arkadaşım!” diye uyarmış. Yani uzmanlar demişler ki: “Sakın aşağıya bakma, sakın!.. Yoksa düşersin!”

Bundan birkaç yıl önce de otomobilde ÖTV’ye getirilen devasa zammı “Otomotivde ÖTV Müjdesi!!!” diye manşetten veren bir gazete hatırlıyorum. “Birinin çöpü başkasının hazinesidir.” sözü aklıma geliyor. Birinin yoksullaşması da başka birinin müjdesi olabiliyor demek ki. Diğer bir nadide örnek de “negatif büyüme” şahaneliği. Büyüdük mü? Büyüdük; ama ekside. Büyümeye odaklan, negatife takılma. Aşağıya bakma sakın, düşersin!

İktidar medyasının insanları Coyote gibi havada yürüttüğü vakalar bunlarla sınırlı değil tabii, büyük ihtimalle bundan sonra da benzer kelime oyunlarıyla karşılaşacağız. Tabiri mazur görün, havada yürüyeceğini sanan ya da havada yürümeye teşne bu kadar insan varken bunu yapmaları da gayet doğal; ama Looney Tunes evreninde yaşamadığımızı önünde sonunda herkes anlamak zorunda kalacak. Tıpkı Sylvester, Tıpkı Coyote, Tıpkı Tom gibi boşlukta son sürat koşarken ayağımızın altında bir zemin olmadığını hepimiz fark edeceğiz ve o zaman kenardan bizi izleyerek “Hadi koşmaya devam et, sakın aşağıya bakma, düşersin!” demeleri de bir şey ifade etmeyecek. Umalım da üzerinde koştuğumuz boşluğun altında derin mi derin bir uçurum olmasın.