Suriye’de Gazeteci Olmak

0
550

Burnumuzun dibinde 5 yıldır süren savaşa dair “bize yansıyan” konulara aşina olmak dışında, ajanslardan düşen haberlerle sınırlı bir bilgi dağarcığı var çoğumuzun. Özel olarak Suriye ve Ortadoğu ile ilgilenmeyenler için 2003’te AKP Hükümeti ile Esad rejimi arasında başlayan diplomatik yakınlaşmaya kadar “uzaktaki kapı komşumuz” konumundaki Suriye, bu tarihten itibaren tüm Türkiye’nin ilgi odağına girmeye başladı. En çok da Hediye Levent imzalı haberlerle… 

“Hızlı yakınlaşma”, 2009’dan başlayarak yerini “hızlı soğumaya” ve nihayet açıktan düşmanlığa bıraktığında, ülkede yükselen iç savaştan kaçarak Türkiye kentlerini doldurmaya başlayan yaklaşık 2 milyon sığınmacı, Türkiye- Suriye ilişkilerini hayatımıza iki ülkenin diplomatik ilişkilerinin ötesinde bir gerçeklik olarak soktu. 
Savaşın 5. yılında hâlâ çoğumuz, Suriye’de olup bitenleri sadece “hayatımıza değdiği kadarıyla” biliyoruz. Oysa bazı uzmanlara göre, iki komşu ülkenin yazgıları birbirinin içine o kadar girdi ki, Suriye artık Türkiye… Türkiye artık Suriye… 
Hediye Levent, 2008’den beri Suriye’de yaşananları “küçük harflerle”, yalın ve “gerçek” haberlerle Türkiye ve dünya kamuoyuna duyurmaya çalışan müthiş bir gazeteci. Her gün çok zor koşullarda Türkiye başta olmak üzere bir çok ülkenin medyasına Suriye haberleri geçiyor. Hediye Levent’in Suriye yazılarını okurken, o satırların arkasında genç bir savaş muhabirinin, mesleğine tutkuyla bağlı bir gazetecinin durduğunu fark ediyorsunuz. Biz o genç gazeteciyi merak ettik ve çok kısıtlı koşullarda da olsa Hediye Levent’le skype üzerinden uzunca bir röportaj yaptık. Suriye’de yaşanan elektrik kesintileri, internet sıkıntısı, Hediye’nin yoğun programı nedeniyle röportajı yayına hazırlayabilmemiz neredeyse 2 haftayı aldı. Ama başardık!
Siz bu röportajı okurken, Hediye muhtemelen Şam sokaklarında haber kovalıyor ya da yaptığı bir haberi kısıtlı olanaklarla dünyanın bir ucuna geçmeye uğraşıyor olacak. Bu röportajın onun heyecanını hissetmenize, Şam sokaklarında haber peşinde koşan bir gazetecinin gündelik hayatına dair az da olsa fikir sahibi olmanıza ve bundan sonra Hediye Levent imzalı haberlerle karşılaştığınızda, her neredeyseniz ona küçük bir selam göndermenize yarayacağını umuyoruz.
Keyifli okumalar…
Röportaj: Sinan Dirlik
Fotoğraflar: Hediye Levent arşivi