- Ocak 2024 Raporu | Türkçe
- January 2024 Report | English
Ocak 2024 Türkiye’de Sanatsal İfade Özgürlüğü Raporu
Sansür, ceza ve davaların sanatı gölgelediği 2023 yılının ardından 2024’ün Ocak ayı, bir yandan yine sanata yönelik çeşitli baskı haberleriyle başlarken diğer yandan sansüre karşı daha çok ses yükseltilen bir ay oldu. Bu ayın sanatsal ifade özgürlüğü gündemini raporlarken öne çıkan başlıklar Elif Şafak ve Mine Kırıkkanat arasındaki intihal tartışması ve yargının bu konudaki tartışmalı kararı; Kızıl Goncalar ve İnci Taneleri dizileri üzerinden yaşanan şikâyet/ihbar/hedef gösterme süreçleri ile gerekçesiz veya ekonomik nedenlerle iptal edilen etkinlikler oldu.
Sansür başlığında Kızıl Goncalar dizisine verilen RTÜK cezasına karşı FOX TV’nin ve yapımcı şirketin yürütmeyi durdurma başvurusunun reddi ve dizinin üç hafta boyunca yayınlanmaması önemli gündemlerden biri oldu. Ayrıca Çukurova 16. Kitap Fuarı’nda Nergiz Yayınları’nın, “Milli Eğitim’e Darbe” adlı kitaplarından rahatsız olan valinin talimatı üzerine, tanıtım afişini kaldırması da sansür olarak değerlendirildi.
Geçtiğimiz yıl sanatçılara yönelik hedef gösterme saldırılar, sonunda bir sokak sanatçısının öldürülmesine varan şiddet seviyesine yükselirken 2024’ün ilk ayında da şarkıcı Davut Bülbül’e sahne aldığı türkü barda yapılan silahlı saldırı, sanatçılara yönelik şiddetin boyutlarını ortaya koydu.
Toplumsal yas süreçlerinde önce konserlerin ve sanat etkinliklerinin iptal edilmesine yönelik sanatçıların tepkileri sürerken bu yıl da özellikle Kürt sanatçıların etkinliklerinin iptal edilme haberleriyle başladı. Müzisyen Rewşan’ın konseri iptal edilirken Kürtçe ‘Qral û Travis’ Ağrı Patnos Kaymakamlığı’nca gerekçe gösterilmeksizin iptal edildi.
Edebiyatta intihal tartışması, bu ayın en çok konuşulan sanat gündemlerinden biri oldu. Elif Şafak’ın Bit Palas adlı romanının, Mine Kırıkkanat’tan intihal olduğu kararını veren mahkeme, bilirkişilerin edebiyat dünyasından olmaması ve anahtar kelime aranarak edebiyatta intihalin tespit edilemeyeceği yönünde eleştirilerle karşılandı. Yazarlar, yargının edebiyata bu türlü bir müdahalesinin sansürü doğuracağı yönündeki endişelerini dile getiren açıklamalarda bulundu.
SANSÜR VE CEZALAR
- FOX TV ve yapımcı şirketin yürütmeyi durdurma başvurusu reddedildi. Kızıl Goncalar’ın üçüncü bölümü yayınlanmadı.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) 9 milyon TL idari para cezası ile iki kez program durdurma cezası verdiği Kızıl Goncalar dizisi 8 Ocak’ta yayınlanmadı.
Gold Film imzalı diziyle ilgili RTÜK’ün aldığı karara karşı hem FOX TV, hem de yapım şirketi dava açmıştı.
Diziyle ilgili İdare Mahkemesi’ne yürütmeyi durdurma kararı için yapılan başvuru reddedildiği için dizinin üçüncü bölümü yayınlanmadı. FOX, dizinin yayın saatinde RTÜK’ün gönderdiği belgeseli yayınladı.
- Çukurova 16. Kitap Fuarı’nda Nergiz Yayınları’nın sahibi “Milli Eğitim’e Darbe” adlı kitaplarından rahatsız olan valinin talimatı üzerine, tanıtım afişinin kaldırıldığını söyledi.
Adana’da 13 Ocak 2024 tarihinde başlayan Çukurova 16. Kitap Fuarı’nda “Milli Eğitim’e Darbe” adlı kitabın tanıtım afişinin indirilmesi gündem oldu..
İddiaya göre fuar açılışına gelen Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğü standını ziyaret ederken yan taraftaki Nergiz Yayınları’nın standında bulunan Mahiye Morgül’ün “Milli Eğitim’e Darbe” kitabından rahatsız oldu.
Cumhuriyet’ten Çağdaş Bayraktar‘ın haberine göre valinin rahatsız olmasının ardından kitabın standa asılı afişi bir süre sonra yetkililer tarafından kaldırıldı. Yayınevi sahibi Ahmet Acar, yazarları Mahiye Morgül’ün “Milli Eğitim’e Darbe” kitabının ilk kez Çukurova Kitap Fuarı’nda okuyucuyla buluştuğunu, bu nedenle de kitabın afişinin standa asıldığını belirtti. Acar söz konusu iddialarını şu ifadelerle dile getirdi:
“Önce kitabın kaldırılması istendi”
Afiş kaldırılmazsa öğrencileri fuara yönlendirmeyeceğini söylemiş
“Fuarın açılması sonrası Adana Valisi dün fuar alanını gezmiş. Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğü standını gezerken bizim standımızdaki afişi görmüş. Bizim haberimiz yok. Sonra yardımcısına talimat vermiş. İsmini bilmediğimiz Vali Yardımcısı da müşteri gibi gelip kitabı aldı. Sonra TÜYAP yetkililerine kitabın kaldırılması telkininde bulunmuş. Kitap yasal olduğundan böyle bir şey olamayacağı yanıtını alınca da en azından afişinin kaldırılmasını, aksi halde öğrencilerin fuara yönlendirilmesine izin vermeyeceğini belirtmiş.
Ekonomik nedenlerle…
“Yetkililer de bizimle konuşmaya geldi ve durumu anlattı. Ekonomik durumlar ortada. Biz de o afişin kaldırılmasına izin verdik. Ancak onun yanında duran ‘Yeni Anayasa’ BOP’un anayasasıdır. Hayır diyoruz’ yazılı afişimize asla dokundurmayacağımızı belirttik. Bunun üzerine de yetkililer gelip kitabın tanıtım afişini kaldırdı.”
Yaşananların kabul edilemez olduğuna değinen Acar, “Yazarının standa gelip imza atacağı yasal kitaba bunlar yapılıyor. Eğer kitaba, afişe müdahale edilme noktasına kadar gelindiyse, birileri bu ülkeyi bitirmek istiyor demektir” dedi.
https://www.reportare.com/soz/haber/vali-rahatsiz-oldu-cukurova-kitap-fuarinda-afis-indirildi/
HEDEF GÖSTERME VE SALDIRILAR
- İstanbul’da bir türkü barda sahne alan şarkıcı Davut Bülbül, sahnede silahlı saldırıya uğradı.
Azer Bülbül’ün de akrabası olan şarkıcı Davut Bülbül, İstanbul’da sahne aldığı türkü barda silahlı saldırıya uğradı.
20 Ocak Cumartesi günü türkü bara giden baba oğul, iddiaya göre Bülbül’den “Türkiye’m” şarkısını söylemesini istedi ve Bülbül de şarkıyı defalarca icra etti. Ancak istek şarkı çalınmasına rağmen bir süre sonra baba dışarı çıkarak silah alıp geldi ve oğluna “vur” dedi. Oğlu silahı alarak Bülbül’ün bacağına iki el ateş etti. Şarkıcı yaralanırken baba ve oğlu mekândan kaçtı.
https://www.reportare.com/soz/haber/sarkici-davut-bulbul-sahnede-silahli-saldiriya-ugradi/
- Ankara Seymenler Kulübü Derneği’nin genel başkanı Şerafettin Demir, Ankara’nın seymenler kültürü ile anılması gerektiğini öne sürdü ve dizinin yapımcısına dava açacaklarını duyurdu.
Kanal D’de 25 Ocak 2024 günü ilk bölümü yayınlanan İnci Taneleri adlı dizi. Ankara Seymenler Kulübü Derneği’nin tepkisine neden oldu. Derneğin genel başkanı Şerafettin Demir, Ankara’da geçen dizideki pavyon sahneleri dolayısıyla Ankara’nın ve Ankara kültürünün yanlış yansıtıldığını öne sürerek yapımcıya dava açacaklarını ve dizinin yayından kaldırılması içinde RTÜK’e başvuruda bulunduklarını söyledi.
https://www.reportare.com/soz/haber/seymenler-dernegi-inci-tanelerini-rtuke-sikayet-etti/
ETKİNLİK İPTALLERİ
- İzmir Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde 14 Ocak’ta sahneye çıkacak olan Rewşan’ın konseri bir ay sonraya ertelendi.
Sanatçı, konser iptal haberini sosyal medyadan duyururken mesajını “barış ve huzur dolu bir toplum için sanatın öneminin daha çok anlaşıldığı günlerin umuduyla…” notuyla paylaştı. İzmir Büyükşehir Belediyesi, 13 Ocak’ta TSK’nin Pençe-Kilit Harekâtı Bölgesinde çıkan çatışmada kayıplar yaşanması üzerine sanat merkezlerindeki etkinliklerin iptal edildiğini duyurmuştu.
- Kürtçe ‘Qral û Travis’ oyununun, Ağrı’nın Patnos ilçesinde sahnelenmesine izin verilmedi, Patnos Kaymakamlığı oyunu gerekçesiz yasakladı.
Batman’daki Şano Ar Tiyatrosu’nun Kürtçe oyunu ‘Qral û Travis’, Ağrı’nın Patnos ilçesinde de gösterilmek istendi. Ancak Patnos Kaymakamlığı, başvuru yapan Abdullah Kartal’a oyunun “uygun görülmediğini” ve izin verilmediğini belirtti.
Abdullah Kartal, kaymakamlığın yasak kararına tepki gösterdi. Kartal, “Kürtçe kültür ve sanat etkinliklerimiz engelleniyor. Yapacağımız programda silah yok, bomba yok. Tiyatronun ne gibi izni olabilir?” dedi.
https://www.reportare.com/soz/haber/kaymakamlik-kurtce-qral-u-travis-oyununu-gerekcesiz-yasakladi/
- Küratör Seçimi Nedeniyle Eleştirilen İKSV, İstanbul Bienali’ni Erteledi
Danışma kurulunun seçtiği küratörü reddettiği için eleştirilen İKSV, iki yılda bir düzenlediği bienali erteledi.
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından 2007-2036 Bienal Sponsoru Koç Holding’in katkıları ile düzenlenecek olan 18. İstanbul Bienali, 2025’e ertelendi. Bienal, 14 Eylül-17 Kasım 2024 arasında gerçekleştirilecekti.
İki yılda bir düzenlenen İstanbul Bienali’nin organizatörü İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV), geçtiğimiz Ağustos ayında 2024’te yapılacak olan bienalin küratörlüğünü üstlenecek isim için tartışmalı bir karar almıştı. Vakıf, uluslararası uzmanlardan oluşan Danışma Kurulu’nun oybirliğiyle önerdiği Defne Ayas’ı reddetmiş, yerine yerine, Danışma Kurulu üyesi Iwona Blazwick göreve atamıştı. Son olarak yılın son günlerinde İstanbul Bienali Direktörü Bige Örer’in İKSV’deki görevlerinden 15 Ocak 2024 itibarıyla ayrılma kararı aldığını duyurulmuştu.
İstanbul Bienali Direktörü Kevser Güler olarak açıklanmıştı. 18. İstanbul Bienali’nin küratörlüğünü İngiliz yazar ve sanat tarihçisi Iwona Blazwick üstlenmesi bekleniyordu.
İKSV’den yapılan açıklamada erteleme kararı için şu ifadelere yer verildi:
“İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) olarak 18. İstanbul Bienali için 2023 Mart ayından bu yana dünyanın dört bir yanından 58 sanatçıyla birlikte çalışıyoruz. Onlarca yeni sanat eserinin üretimine ve hem yerel hem uluslararası ölçekte verimli işbirliklerine olanak sağlamasını hedeflediğimiz bu bienalin kavramsal çerçevesi, büyük kayıpların ve acıların ardından sanatın nasıl bir rol üstlenebileceğini araştırıyordu.
“Seçim ve karar süreçlerine dair eleştiriler aldık”
“Bu sırada, vakıftaki seçim ve karar süreçlerine dair eleştiriler aldık ve bu eleştirileri değerlendirerek tüm işleyişleri daha katılımcı hâle getirmek üzere harekete geçtik. İstanbul Bienali’nin her zamanki gibi sanatsal ifade, diyalog ve bir araya gelme olanakları sunmasını hedefledik. Buna rağmen, sanat çevrelerinde asla arzu etmeyeceğimiz biçimde tarafların oluştuğunu, bienale katılmayı kabul etmiş veya etmeyi değerlendiren sanatçıların, yürütülen işbirliklerinin ve ortaklıkların olumsuz etkilendiğini gözlemledik. Bu durum, İstanbul Bienali’nin planlandığı şekilde düzenlenmesini imkânsız hâle getirdi.
“Bu nedenle, 14 Eylül 2024’te kapılarını açması planlanan 18. İstanbul Bienali’nin ertelendiğini kamuoyuna üzülerek duyuruyoruz. Her zaman en iyi şekilde gerçekleştirmek için çaba sarf ettiğimiz İstanbul Bienali’ni yeni yönetmelik çerçevesinde ele alınacak bir süreçle 2025 yılında yeniden izleyicilerle buluşturacağız.”
HUKUKSAL ENGELLER
- Berkay Kahvecioğlu, Erdoğan’ın hakaret sayılmayan “sürtük” sözcüğünü sanat eserinde kullandığı için “cumhurbaşkanına hakaretten” ceza aldı.
Görsel tasarımcı Berkay Kahvecioğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Gezi direnişçilerine yönelik “sürtük” ifadesini cumhurbaşkanının portresiyle birlikte kullandığı çalışması nedeniyle yargılandığı davada 1 yıl 2 ay hapis cezası aldı.
Kahvecioğlu, ilk 16 Mayıs 2023 tarihinde görülen davanın mahkeme masrafları ve Cumhurbaşkanının avukatlarının vekâlet ücretini ödemek için çalışmalarını satışa çıkarttığını duyurdu.
https://www.reportare.com/soz/haber/erdoganin-sozunu-kullandi-erdogana-hakaretten-ceza-aldi/
- Kanser tedavisi gördüğü sırada tutuklanan sanatçı Emel Çiftçi, yargılandığı davanın ilk duruşmasında yurt dışı adli kontrol tedbiriyle tahliye edildi.
Müzisyen Emel Çiftçi hakkında “örgüt üyeliği” ve “örgüt yöneticiliği” iddialarıyla açılan dava nedeniyle 21 Ağustos 2023 tarihinde gözaltına alınıp tutuklanmıştı. Gözaltına alındığında kanser tedavisi görüyordu. Çiftçi, yargılandığı davanın ilk duruşmasında yurt dışı adli kontrol tedbiriyle tahliye edildi.
https://www.reportare.com/soz/haber/muzisyen-emel-ciftci-tahliye-edildi/
- Mine Kırıkkanat, Elif Şafak’a Açtığı İntihal Davasını Kazandı
İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi Elif Şafak’ın “Bit Palas” romanının, Kırıkkanat’ın “Sinek Sarayı” romanından intihal olduğuna karar verdi. Doğan Kitap “Bit Palas”ın arkasında olduklarını, karara itiraz ettiklerini açıkladı.
Gazeteci Mine Kırıkkanat, yazar Elif Şafak’a “Bit Palas” romanında kendi romanı “Sinek Sarayı”ndan intihal yaptığı iddiasıyla 2021 yılında açtığı davayı kazandı.
Kitabın yayıncısı Doğan Kitap’tan yapılan açıklamada karara itiraz ettikleri belirtildi. Karar istinaf süreci sonrası kesinleştiği takdirde, Elif Şafak’ın “Bit Palas” romanının yeni basımı yapılamayacak, piyasada olan baskıları toplatılacak, Mine G. Kırıkkanat’a tazminat ödenecek.
İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi, gerekçeli kararın, tirajı en yüksek üç gazeteden birinde, ilan masrafı davalılardan alınmak üzere yayımlanmasına da karar verdi.
Kırıkkanat’ın “Sinek Sarayı” adlı romanı 1990’da Cep Kitapları A. Ş. tarafından yayımlanmıştı. Elif Şafak’ın “Bit Palas” adlı romanının ise ilk basımı 2002 yılında Metis Yayınları tarafından yapılmıştı. Romanın 2009’dan beri yayıncısı ise Doğan Kitap oldu.
https://www.reportare.com/soz/haber/mine-kirikkanat-elif-safaka-actigi-intihal-davasini-kazandi/
- İntihal davasının “kişisel takıntı ve art niyet üzerine kurulduğu”nu söyleyen Elif Şafak, Mine G. Kırıkkanat’a maddi ve manevi tazminat davası açacağını duyurdu.
Elif Şafak, İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin “Bit Palas” romanının, Mine Kırıkkanat’ın “Sinek Sarayı” romanından intihal olduğuna karar vermesi üzerine bir açıklama yaptı.
Davanın “hukuk temelinde inşa edilmiş” bir dava olmadığını söyleyen Elif Şafak, Kırıkkanat’a maddi ve manevi tazminat davası açacaklarını ifade etti. Elif Şafak “Davanın “hukuk temelinde inşa edilmiş” bir dava olmadığını “kişisel takıntı ve art niyet üzerine kurulduğunu” söyleyerek Kırıkkanat’a maddi ve manevi tazminat davası açacağını ifade etti.
TELİF HAKKI İHLAL VE KAZANIMLARI
- Yargıtay Barış Manço’nun ailesinin “The Best Of Barış Manço” adlı albümü piyasaya süren firma ve dört kişiye açıp kazandıkları telif hakkı davasında çıkan tazminat kararı hatalı buldu. Telif hakkı davası yeniden görülecek.
Manço ailesi, Barış Manço’nun ölümünden sonra “The Best Of Barış Manço” adlı albümünü piyasaya süren firmaya ve dört kişiye açtığı telif hakkı ihlali davasını kazanmıştı. Plaksan Plak Sanayii adlı firma ve davalı dört kişi, Manço ailesine tazminat ödeyecekti ancak Yargıtay mahkemenin kararını bozdu.
Plaksan Plak Sanayii şirketi, Barış Manço’nun 11 Şubat 1999’da ölümünün hemen ardından “Gül Pembe”, “Kol Düğmeleri” ve “Dağlar Dağlar” gibi 36 eserini üç albümde birleştirip “The Best Of Barış Manço” adıyla piyasaya sürmüştü.
EKONOMİK BASKILAR
- Jekyll & Hyde Müzikali Ekonomik Nedenlerle Son Kez Oynandı: Müzikalin ekonomik nedenlerle yoluna devam edemeyeceğini TED Ankara Koleji’ndeki gösterimin sonunda, başrol oyuncusu Hayko Cepkin açıkladı.
Başrolünü Hayko Cepkin’in oynadığı Jekyll & Hyde Müzikali son oyununu oynadı.
Hayko Cepkin TED Ankara Koleji’nde gösterinin bitiminde yaptığı konuşmayla Jekyll & Hyde Müzikali’ni ekonomik nedenlerle sonlandırmak zorunda kaldıklarını açıkladı.
“Kültür sanat için elinden gelen her şeyi yapmaya çalışan bir ekibiz. Bu çok büyük bir prodüksiyon. Yaklaşık 2 buçuk, 3 saatlik zor bir iş. Her şeyiyle canlı. Bakın orkestrasıyla da canlı. Gerçekten zor bir iş. Maalesef biz bu zor işi, ağır külfetinden dolayı devam ettiremez durumdayız. Bu sebeple bugün son oyunumuz oldu. Bir şeyler kaybedildikten sonra kıymetli oluyor. Ama maalesef bu ağır prodüksiyonu taşıyamaz pozisyondayız; hem yaşamsal olarak hem ekonomik olarak… Onun için bizlerle olduğunuz için teşekkür ederiz. Yarın Konya’da olmamız gerekiyordu, ama muhtemelen gidemeyeceğiz. Bu sebeple son oyunu izlediniz. Umarım keyif almışsınızdır. Teşekkür ederiz.”
https://www.reportare.com/soz/haber/jekyll-hyde-muzikali-ekonomik-nedenlerle-son-kez-oynandi/
ÖRGÜTLÜ MÜCADELELER, SANATSAL İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KORUMA YÖNÜNDE ÇABALAR
- Oyuncular Sendikası’ndan Kızıl Goncalar Açıklaması: Sansürü Kabul Etmiyoruz
RTÜK’ün Kızıl Goncalar’a verdiği iki kez program durdurma ve idari para cezası uygulandı. Oyuncular Sendikası sansüre karşı açıklama yaptı.
FOX TV’de yayınlanan diziye verilen iki kez program durdurma ve toplam 9 milyon TL idare para cezasının iptali için yapılan başvurunun ilgili İdare Mahkemesi tarafından kabul edilmemesi üzerine, dizi 8 Ocak 2024 günü yayınlanmadı. Kızıl Goncalar’ın gösterileceği saatlerde RTÜK’ün yolladığı “Medya ve Okur Yazarlığı” ile ilgili belgesel yayınlandı.
Oyuncular Sendikası sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Kızıl Goncalar’a uygulanan sansürü kabul etmedikleri ifade edildi.
Sendika’nın RTÜK cezasının açıklandığı 28 Aralık 2023 günü yaptığı açıklamayı alıntılayarak yaptığı yeni açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Kızıl Goncalar dizisine RTÜK tarafından verilen 9 milyon idari para cezası ile iki kez program durdurma cezası bir sansür uygulamasıdır. Bu sansür uygulamasını kabul etmiyoruz.”
- Özcan Deniz RTÜK Cezasını Eleştirdi: “Kariyerimin En Ahlaklı İşi Ahlaksızlıkla Suçlanıyor”
Kızıl Goncalar dizisine yönelik sansüre dizinin yönetmeninden sonra başrol oyuncularından Özcan Deniz de tepki gösterdi.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) 9 milyon TL idari para cezası ile iki kez program durdurma cezası verdiği Kızıl Goncalar dizisinin 8 Ocak 2024 günü yayınlanmamasının ardından başrol oyuncularından Özcan Deniz sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı.
“Ahlak bekçisi değilim. Lakin kariyerimin en ahlaklı işinin içinde olduğumu düşünüyorken, dramatik bir şekilde ahlaksızlıkla suçlandı bu iş. Hem de ahlaksızlık denizinin içinden cımbızlanarak. 22 Ocak’ta yeniden ekranlardayız.”
RTÜK’ün aldığı karara karşı hem FOX TV, hem de yapım şirketi dava açmıştı. İlgili İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma talebini reddetmişti.
Yönetmenden RTÜK’e ve sektöre tepki
Dizinin yönetmeni Ömür Atay da dizinin yayınlanmamasına tepki gösterdi.
Atay, “Sektörden sansüre hayır diyen de neredeyse hiç kimse yok. Özgür düşünceye ve üretime yönelik bir sansür operasyonu yürütülüyor. Biz setteyiz. Hikâyemizi anlatmaya ve çekmeye devam ediyoruz. Seyircilerimize selam olsun” dedi.
- Feminist Platformlar: Şiddet Faili Ozan Güven’in Ekranlarda Yeri Yok!
Susma Bitsin ve Üniversiteli Feminist Kolektif, kadına yönelik şiddet suçlamasıyla 13 yıl 6 aya kadar hapis istemiyle yargılanan Ozan Güven’in yeni bir dizide rol almasına tepki gösterdi.
Oyuncu Ozan Güven’in, “Taş, Kâğıt, Makas” adlı diziyle setlere döneceği haberi üzerine Susma Bitsin Platformu bir açıklama yaptı.
Kanal D’de yayınlanacak olana MF Yapım’ın yeni dizisi “Taş, Kâğıt, Makas” dizisinin yönetmeni Yusuf Pirhasan, senaryosu Uğraş Güneş’e ait. Kore yapımı Remember: War Of The Son’un uyarlaması olan “haklının güçlü değil, güçlünün haklı olduğu, adaletsizliğin sorgulandığı” bir hikâyeyi ele alıyor.
Ozan Güven’in oyunculuğa dönmesi kadın dernekleri ve sosyal medya kullanıcıları tarafından tepkiyle karşılandı.
Susma Bitsin: Yaşananları görmezden gelmeyi reddediyoruz
Susma Bitsin Platformu yaptığı açıklamada “Şiddet faili olduğu gerekçesiyle dava açılan ve henüz hakkında verilecek hüküm sonuçlanmamış Ozan Güven’in Kanal D’de yayınlanacak ‘Taş, Kâğıt, Makas’ dizisiyle ekranlara dönmeye hazırlandığını, tanıtım bültenlerinden ise ‘haklının güçlü değil, güçlünün haklı olduğu adaletsizliğin sorgulandığı’nı beyan eden bu dizide bir avukatı canlandıracağını öğrendik. Ozan Güven’in failliğinin tüm kamuoyu tarafından öğrenilmesinin ardından yürütülen sürecin dinamiklerini fark ediyor, Ozan Güven’in kariyerine yeniden kavuşturulması için yaşananları görmezden gelmeyi reddediyoruz” denildi.
- 25 Meslek Örgütü’nden Sansüre Hayır Açıklaması
Açıklamada “Artık yeter! Sansür, yasaklar ve engellemelerden dolayı nefes alamıyoruz!” denildi.
Sanat alanında faaliyet gösteren meslek örgütleri “Sansüre Hayır” başlıklı bir açıklama yaptı. Kızıl Goncalar dizisine yönelik Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) eliyle yapılan baskının eleştirildi.
Basın açıklamasında şunlar Kızıl Goncalar dizisinde ‘Toplumun milli ve manevi değerlerine aykırılıklar’ bulunduğu gerekçesiyle iki kez program durdurma ve 9 milyon TL para cezası verildiği hatırlatıldı ve bunun sansür olduğu kaydedildi.
https://www.reportare.com/soz/haber/25-meslek-orgutunden-sansure-hayir-aciklamasi/
- Yazarlardan Elif Şafak’a Destek: “Bu linçe izin vermeyelim”
Yazarlar, mahkemenin Elif Şafak hakkında verdiği intihal kararı sonrası Şafak’ı hedef alan yorumlarla ilgili çağrı metni yayınladı, “Hiçbir edebiyatçının bu tarz yöntemlerle linç edilmesine izin vermeyelim” dedi.
Yazar Mine Kırıkkanat’ın Elif Şafak’a karşı açtığı intihal davasının lehine sonuçlanmasının ardından sosyal medyada ve bazı basın organlarında Şafak’a yönelik başlatılan linç kampanyasına karşı edebiyat dünyasından kolektif bir açıklama yayımlandı. Yazarlar “Edebiyatın temel değerlerine sadık kalalım” çağrısı yaptı.
“Paylaşımların üslubu, derdin edebiyat olmadığını düşündürüyor”
Artdog İstanbul’un haberine göre, Elif Şafak’ın Bit Palas adlı yapıtına yönelik Mine G. Kırıkkanat’ın açtığı intihal davasının birinci derece mahkemede karara bağlanması, bazı çevrelerce Şafak’ı linç etmek için bahane olarak kullanıldı. Yazarlar, imzaladıkları açıklamada “Paylaşımların içeriği ve üslubu, dertlerinin edebiyat olmadığını düşündürüyor. Bizler, edebiyatçılar olarak, bu linç kampanyasını hayret ve endişe ile izliyoruz” dedi.
https://www.reportare.com/soz/haber/yazarlardan-elif-safaka-destek-bu-lince-izin-vermeyelim/
- Cahit Berkay: Cem Karaca’nın Gözyaşları’na Sahip Çıkalım
“Cem Karaca’nın Gözyaşları” filminin gösteriminin mahkeme kararıyla durdurulmasını eleştiren Cahit Berkay, filme sahip çıkılma çağrısı yaptı.
Müzisyen Cahit Berkay, İlkim Karaca’nın eşi Cem Karaca’nın hayatını konu alan “Cem Karaca’nın Gözyaşları” filmi hakkında durdurma kararı aldırmasını eleştirdi.
Cem Karaca’nın bir dönem solistliğini yaptığı Moğollar adlı müzik grubunun kurucularından Berkay ayrıca İlkim Karaca’yı Cem Karaca’nın ölümü hakkında ihmalkârlıkla suçladı.
İlkim Karaca filmin gösteriminin durdurulması için İstanbul Fikri Sınai Haklar ve Hukuk Mahkemesi’ne başvurmuştu. Mahkemesi devam eden yargılamada ara karar verildi: filmin yayımlanması durduruldu, icra daireleri durdurma için yetkili kılındı.
https://www.reportare.com/soz/haber/cahit-berkay-cem-karacanin-gozyaslarina-sahip-cikalim/
An English report is being prepared.
Sanat Özgürlüğünü İzleme Platformu projesi Özgürlük İçin Friedrich Naumann Vakfı İstanbul Ofisi tarafından desteklenmektedir.
Platform for Monitoring Artistic Freedom project is supported by Friedrich Naumann Foundation for Freedom İstanbul Office.