Tamer Durak: Denizciler neden bir açık mektup yayımlama ihtiyacı hissetti?
Deniz İşçileri Platformu: Hepimiz her an farklı coğrafyalarda, farklı karasularındayız. Farklı farklı şirketlerde, farklı farklı gemilerdeyiz. Bireysel vermek zorunda kaldığımız mücadelelerimizi ortaklaştırmaya çalışıyoruz. Örgütlenme gereksinimimizin bir sonucu olarak, daha çok denizcinin sesine ses olmak için, denizcilerin yalnız olmadıklarını bilmeleri için, armatörlerin ve şirketlerin bizi ezemeyeceklerini hissetmeleri için bir açık mektup yayınlama ihtiyacı duyduk. Karadan ve birbirimizden uzak fakat aynı sıkıntıları dert edinen biz, denizcileri bu vasıtayla bir araya getirdik.
Tamer Durak: Sektörde son düzenlemeler son tasarılar neler içeriyor?
Deniz İşçileri Platformu: Bizler her geçen dönemde hak kayıpları yaşamaya devam ediyoruz. Ve yaşadığımız her hak kaybı biz gün ve gün etkiliyor. 2008’de elimizden alınan “fiili hizmet süresi” hakkı (Yıpranma Payı Hakkı) ile büyük bir kayıp yaşanılmıştı. Bir diyetisyenin de sahip olduğu yıpranma payını yaşamlarından feragat ederek zor şartlarda çalışan biz denizcilerin ellerinden aldılar. Ki bu hak zaten çoğumuz için yeterince kullanışlı değildi. Çünkü çoğumuz sigortasız olarak çalışıyoruz. Yani bırakın erken emekliliği, asla emekli olma gibi bir hakkımız yok. Ki bu yüzden Genel Sağlık Sigortalarımızı kendimiz karşılamak zorundayız. Yıllarca bu düzenlemelere itiraz ettik. Fakat asıl mesele yıllarca mücadele edilerek kazanılmış işçi hakkı olan iş sigortası denizcilerin hiç bir zaman elde edemediği bir hak oldu.
Türk bayrakta çalışan denizcilerin sigortaları şirket tarafından yatırılıyor. Fakat denizcilerin çoğunluğunun çalışmak zorunda kaldı yabancı bayraklı gemilerde sigorta yatırılmıyor.
Sigorta zorunluluğu ilk 2015 yılında yabancı bayraklı denizciler için de şirketlere zorunlu tutuldu. Fakat şirketlerin itirazı ile bu yasa kaldırıldı.
İşte, bu yeni gemiadamı yönetmeliği tasarısı, sigortaların denizcilerin kendisinin yatırmasını zorunlu tutmayı içeriyor.